hemen,
birden?
Ne
oldu?
Nedir
seni geri çeken
bir
anlam veremediğim.
.
Bu
kadarcıkdı tanımışlığın.
.
Bir
göründüm,
bir
sevindin.
Bir
çoşkuyla
akıttın
içindekileri.
Koca
koca denizler kadar
sanki
beklemiştin
anlatabilmek için içindekileri.
.
Koca dalgalarla boğuşa boğuşa
mı gelmişti bugüne
o temiz ve hassas ruhun.
.
Birden anlatmıştım,
anladığımı ve gördüğümü
açıkca baka baka yüzüne.
.
Kendi tarihimin ardından
birçok noktalarını
daha önce yakaladığımı ve
içselleştirdiğimi
görmüştüm.
.
Minnacık emeklerin,
coşkulu bir yüreğin
öğrenme tutkusu ile yoğrulup,
yoğurup sunduğun
artık
senin bir parçan olan o
gecelerin,
gündüzlerin...
Eğlencelerden,
lay,
loylardan çalınmış
hiç
de bir zorunlululuğun
olmamasına
rağmen,
tutup
ortaya çıkardığın
emekleri
görmüştüm.
Sanki
onları oturup da incelemişcesine,
Biraz da acele mi etmiştim?
.
Hiç de bir gereği yokken
tutup da birden
bir coşku ile dinlemek,
seni anlamak,
anlatmak
istemiştim.
.
Hem de hiç de böylesine
bir karşılaşmayı beklemez iken.
Evrende kim, nerede yer alır
nedendir bilinmez.
Hikmetine
sual de olunmaz.
.
Biliyorum
öğrendiklerimi
kendimce çıkardığım dersleri
ve de ilkelerimi.
.
Yoksa, açılmıyorsa önü,
yol birden kapanıyorsa eğer,
çıktıysa önüne
hiç de ummadığın engeller...
.
Yok, zaten biliyorum
zorlamak yok,
beklemek de yok,
gereksiz şeyleri.
.
Bunları "kendim" için
zaten biliyorum.
Sadece
tek soru var yine de
öylesine ortada kala kalmış:
Neden
vaz geçtin
hemen
birden?
.
Ne,
neden, nasıl?
diye sormayacağım.
Nedenlerin sence haklıdır.
Biliyorum.
.
Biliyorum ki yine
Yüce Tanrı benim için
en
iyisini ister.
Öğretmen Gönen ÇIBIKCI, 14.08.2017, 03:02, KUŞADASI
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder